Zaman içinde geçen ömür ile süren hayata baktığımızda insanlar günden güne daha çok vurdumduymaz, halden anlamaz, umursamaz, kural tanımaz, sorumluluklara riayet etmez, kıskanç,  geçimsiz, kavgacı,  radikal,  ayrımcı ve bir o kadar da kavgacı hale doğru koşarak ilerliyor…

Dünyalık planlar, fazla kazanma hırsı, kolay başarı elde etme, moderniz entelektüel olma arzusu hızla ilerlerken yerinde sayıklayan bir toplum olgusu ile karşı karşıyayız. Sigara, içki,  kumar, fuhuş her gün biraz daha toplum genlerine sirayet ederken kulakları çınlatan müziğin ne olduğu belirsiz sözcüklerin telaffuz ettiği yarı çıplak modern ve model muhteremlerin kıvrak dansı ile ekran karşısından hipnoz olmuşçasına ritim tutar hale geldik…

Okumaktan, araştırmaktan, ilim tahsil etmekten, fen bilimleri ile icat keşfetmekten, atom fiziğini, maddenin ayrıcalıklarını,  uzay boşluğunu, ayı,  güneşi, yıldızları, gezegenleri, dağı, tepeyi, rüzgârı, bulutu, denizi, suyu araştırıp keşif yapmayı unuttuk. Velhasıl yüce Allah’ın ikram ettiği güzelliklerin niteliklerine erişim şükür ve tevazu içerisinde dua ederek hayat sürmek şöyle dursun, daha kestirmeden zahmetsiz konforu arar olduk.

İktidarı ile muhalefeti ile hatta Kulis dışı kalmış radikali,  marjinali,  azılısı, işlisi,   işsizi,  emeklisi herkes kendi cephesinden siyaset arenasında aranan sima olma gayreti içinde vatani kurtarıyor hülyasına dalıp deryalarda boy göstermeye gayret eder olmuş.

Hâlbuki en mühim siyaset, okumak, araştırmak, incelemek, ilmek ilmek bilim konularını irdelemek,  deney yapmak, gözlemde bulunmak olurken biz bunlardan kendimizi mahrum edip savunduğumuz görüşü doğru,  aksi olan hepsini yanlış, kendimizi vatansever karşımızı hain gibi gören olduk.

Devleti yöneten meşru hükümetleri kıskandığımız için her türlü çamuru atıp, delilsiz onca iftiraları gazetelerde, dergilerde, televizyonlarda, sosyal medya da yaygara ile tellallığını yaparken maalesef iktidar da kendi bünyesinden bilirkişiler aracılığı ile sunum yaptırmak yerine demode olmuş racon kesen Donkişotlar aracılığı ile bir gayret sarf etmeye yönelmiştir.

Gücü arkasında hisseden medyatik unsurlar yarı ayık, yarı baygın sarhoş bir şuur ile ekran karşısında ateşe körük İle giderken zarar gören millet, zeval olan devlet, cefa çeken ülke, yara alan demokrasi, sarsılan adalet olmuştur.

Mesele her ne olursa olsun işin ehli çıkıp toplum ve milleti aydınlatmalı…

Savaşta, barışta, maçta, kapkaçta, umrede, hac ta, siyasette, ekonomide, sanatta velhâsıl oluşan gündem de hep aynı sımaları görüp, bilgisiz yorumlar ve kibirli tavırları ile dezenformasyon oluşturması ile ne memlekete nede devlete hiçbir katkı sunmamaktadır. Sadece ekran karşısında ego yüklemesi yapılmaktadır.  Tam da toplumun bu kesimden sıkıldığında kısa bir ara verip farklı görüşte iki ilahiyatçıyı karşılaştırıp ekilen tohum ile en az iki haftalık bir zaman dilimini kapsayan hasat kazanmaktadırlar. Hemen ardından ekranın politik şovmenleri traktör başına geçip beyinleri sürmeye devam etmektedir.

İktidarı ile muhalefeti ile tüm kesimlere sesleniyorum…

Lütfen ekran karşısına çıkıp görüşünüzü savunan kişi veya kişileri tayin ederken lütfen bilgi, birikim, deneyim ve nezaket sahibi, sosyoloji ve psikoloji kodlarına vakıf akademik unvana sahip olanlardan seçin. Bıktık artık her gün Rasim’i, Nihal bengisuyu, nagehan vb. görmekten…

Makarnadan pilav yaparak Show peşinde koşan kişileri artık görmek istemiyoruz.

Bize fikirleri ile aydınlatan, teorileri ile düşünce gücümüzü artıran, tezleri ile ufuk açan, devlet terbiyesi görmüş, usul ve adap sahibi aydın ve entelektüel bilirkişilere ihtiyacımız var.

Kuşak çatışması ve zihin karmaşasına yol açan, yarışma, magazin programları ve aşk dizileri yerine toplum ve milleti aydınlatacak programlar icra edilmeli.

Bunun yanı sıra emekli büyükelçiler aracılığı ile ‘diplomasi hatırası’ programı, emekli generaller aracılığı ile ‘dünden bu güne asker hatırası’ programı, emekli valiler aracılığı ile ‘mülkiyede bir gün’ programı ile hafızaları tazeleyecek ve geçmiş ile yüzleşip günümüz hayat politikalarına katkı sağlayacak doneler sunulmalıdır.

Mesela;  Prof. Dr. Hüseyin Bağcı,  Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Prof. Dr. Hasan Koni, Prof. Dr. Anıl Çeçen, Prof. Dr. Aziz Sançar, Prof. Dr. Sevil Atasoy, Prof. Dr. Mehmet Şahin, Prof. Dr. Atilla Özer, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Prof. Dr. Tufan Gündüz, Prof. Dr. Sinan Canan, Prof. Dr. Sultan Tarlacı, Dr. Ramazan Kaan Kurtoğlu, Erhan Altunay, E. Kor. Gen. İsmail Hakkı Pekin ve en önemlisi sosyal medya uzmanı stratejist Abdullah Çitçi’yi daha çok ekranda görmek istiyoruz.