Ressam Vincent Van Gogh kulağını neden kesti? Van Gogh şizofren mi dahi miydi? | BCA Times




  ÖNE ÇIKAN HABERLER

Ressam Vincent Van Gogh kulağını neden kesti? Van Gogh şizofren mi dahi miydi?
Eklenme Tarihi: 7 Aralık 2020, Pazartesi 01:24 - Son Güncelleme: 7 Aralık 2020 Pazartesi, 01:24
Font1 Font2 Font3 Font4



Ressam Vincent Van Gogh kulağını neden kesti? Van Gogh şizofren mi dahi miydi?
Hollandalı ressam Vincent Van Gogh’un en ünlü resimleri hangileri? Van Gogh kulağını neden ve nasıl kesti? Van Gogh intihar mı etti? Bir şizofren mi, dahi miydi? İşte Van Gogh hakkında merak edilenler ve Van Gogh’un hayatına dair bilinmesi gerekenler...

VAN GOGH KÄ°MDÄ°R?

Hollandalı art izlenimci ressam Van Gogh’un tam adı Vincent Willem van Gogh. Batı dünyası sanat tarihinin en tanınmış ve en etkili ÅŸahsiyetlerinden biri olan Van Gogh hakkında merak edilen pek çok soru var. Van Gogh kulağını neden kesti? Van Gogh ÅŸizofren miydi? Van Gogh intihar mı etti, öldürüldü mü? Tüm bu soruların yanıtı ve daha fazlası için iÅŸte Van Gogh hakkında bilinmesi gerekenler…

 

10 yıldan biraz fazla bir süre içinde aralarında 860 yaÄŸlı boya tablonun da olduÄŸu 2 bin 100 kadar resim ve çizim çalışması üreten Van Gogh bunların çoÄŸunu yaÅŸamının son iki yılında yaptı. Bunların arasında manzaralar, natürmortlar, portreler ve otoportreler bulunuyor. modern sanatın temelleri sayılan cüretkar renkler ile canlı, fevri ve ifade dolu fırça darbeleriyle ayırt ediliyor.

 

30 Mart 1853’te doÄŸan ressam, üst orta sınıf bir ailenin çocuÄŸuydu. Çocukken ciddi, sessiz ve saygılıydı. GençliÄŸinde sanat simsarı olarak çalıştı ancak Londra'ya gönderildikten sonra bunalıma girdi. Dine döndükten sonra Belçika'nın güneyinde Protestant misyoner olarak çalıştı. SaÄŸlığı bozulup yalnızlık içinde yaÅŸadıktan sonra ebeveynlerinin yanına döndü ve 1881 yılında resim yapmaya baÅŸladı.

 

KARDEŞİNDEN PARA ALARAK RESİM YAPTI

Küçük kardeÅŸi Theo tarafından maddi olarak desteklendi ve ikisi yıllarca mektupla yazıştılar. Sanat simsarı olan Theo van Gogh, kardeÅŸine hem finansal hem de duygusal yönden destek saÄŸlamasının yanı sıra kardeÅŸinin dönemin sanat dünyasının nüfuzlu kiÅŸilerine eriÅŸimine de önayak oldu.

ÇoÄŸunlukla natürmortlar ve çalışan köylülerin tasvirlerinden oluÅŸan ilk çalışmalarında daha sonraki eserlerinin ayırt edici niteliÄŸi olan canlı renkler görülmez. 1886 yılında taşındığı Paris'te, izlenimci hassasiyete karşı tepki gösteren ve aralarında Émile Bernard ile Paul Gauguin'in de bulunduÄŸu avangart üyeleriyle tanıştı. Çalışmaları geliÅŸtikçe natürmortlara ve yerel manzaralara yeni bir yaklaşım getirdi. Resimlerinde daha parlak renkler kullanmaya baÅŸladı ve daha sonra 1888'de Fransa'nın güneyinde kaldığı Arles'te ustalaÅŸacağı kendine özgü bir üslup geliÅŸtirdi. Bu dönemde zeytin aÄŸaçları, selviler, buÄŸday tarlaları ve ayçiçekleri de tuvallerine konu olmaya baÅŸladı.

 

VAN GOGH KULAÄžINI NEDEN KESTÄ°?

Herkesin merak ettiÄŸi soru: Van Gogh kulağını neden kesti? GeçirdiÄŸi sinir krizi sonrasında baÅŸkasına deÄŸil kendine zarar verdi. Psikolojik sorunları olan ressam, zihin saÄŸlığından endiÅŸe duymasına raÄŸmen fiziksel saÄŸlığını ihmal etti, düzgün beslenmedi ve aşırı alkol aldı. Gauguin ile arkadaÅŸlığı, bir ustura ile yolunu kesmesi ve öfke nöbeti sonucu sol kulağının bir kısmını keserek yaralaması sonucu sona erdi. Ressamın, kestiÄŸi kulağını bir fahiÅŸeye verdiÄŸi biliniyor. 

 

KENDÄ°NÄ° ÖLDÜRDÜ

Bir dönem akıl hastanesinde kalan ressam, hastaneden kendi isteÄŸiyle ayrıldıktan sonra Paris yakınlarında Auvers-sur-Oise'da Auberge Ravoux'ya taşındı ve homeopati uygulayan doktor Paul Gachet tarafından tedavi edilmeye baÅŸladı. Depresyonu devam etti ve 27 Temmuz 1890'da silahla kendini göÄŸsünden vurdu. Ä°ki gün sonra 29 Temmuz 1890’da yaraları nedeniyle öldü.

 

ÖLÜMÜNDEN SONRA ÜNLENDÄ°

YaÅŸadığı sürede baÅŸarısız olan Van Gogh'a deli gözüyle bakılıyordu. Ä°ntiharından sonra ÅŸöhret kazanan ressam, halkın imgeleminde tipik yanlış anlaşılmış dahi, "çılgınlık ve yaratıcılığın bir arada olduÄŸu söylemlerini" gösteren bir ressam olarak yer aldı.

20. yüzyılın baÅŸlarında ünü artmaya baÅŸlayan, sonraki yıllar boyunca çok yaygın bir eleÅŸtirel, ticari ve popüler bir baÅŸarı yakalayan Van Gogh, sorunlu kiÅŸiliÄŸinin romantik, azap çeken sanatçı idealini simgelediÄŸi önemli ama hüzünlü bir ressam olarak hatırlanıyor.

 

VAN GOGH'UN EN ÜNLÜ RESÄ°MLERÄ°

1888’de yaptığı Cafe Terrace At Night adlı tabloyu Van Gogh, bu kafeyi gece gördüÄŸünde karar verdi. Renklerinden çok etkilendiÄŸi için, resmi gözünün gördüÄŸü ÅŸekilde, az ışık altında gece yapmaya karar verdi.

 

AYÇÄ°ÇEĞİ TABLOLARI

Yine aynı yıl yaptığı Ayçiçekleri, Van Gogh’un dünya çapında en popüler olan eserlerinden. Van Gogh’un ilk yaptığı seride, olgunlaÅŸmış kesik ayçiçeklerinin bir zemin üzerinde resmedildiÄŸi görülüyor. Daha sonra çiçeklerin vazodaki versiyonlarını yaptı.

 

YATAK ODASINI RESMETTÄ°

Van Gogh yatak odasını tasvir eden neredeyse birbiriyle aynı üç farklı resim yaptı. 1889’da yaptığı Arles’deki Yatak Odası adlı tablosu farklı renklerle mutlak sükuneti tanımlıyordu. Neredeyse bir yıl kadar sonra Van Gogh bu resmin iki kopyasını daha yaptı.

 

YILDIZLI GECE

Yine aynı yıl yaptığı Yıldızlı Gece tablosu, muhtemelen Van Gogh’un en ünlü ve üzerine en fazla tartışma yapılan resmidir. Van Gogh’un boyaları kullanmadaki özgün tekniÄŸi ve kendine has fırça darbeleri ile hemen fark edilen bu resim pek çok ÅŸiire, romana konu olmasının yanı sıra Don McLean’in ünlü ÅŸarkısına da ilham kaynağı oldu.

 

SARGILI KULAKLI OTOPORTRE

Sargılı Kulaklı Otoportre Van Gogh ile Gauguin arasında yaÅŸanan ve Van Gogh’un kulağını kesip bir fahiÅŸeye hediye etmesiyle sonuçlanan olaydan iki hafta sonra ortaya çıktı. Ressam bu otoportreyi, yaÅŸadıklarından sonra tamamen deÄŸiÅŸmiÅŸ olan imajının bir yansıması olarak ortaya çıkardı. Hastaneden çıkmasının ardından normale döndüÄŸünü ve kendi kendine idare edebildiÄŸini içten içe ispatlamaya çalıştı. Akıl hastanesine kapatılmasının gerekli olmadığını doktorlarına göstermeye çalıştı.


Bu haberlerde ilginizi çekebilir!