RÖPORTAJLAR |
Ahmet Kaya biraz da Attila ilhan, Hasan Hüseyin, Can Yücel, Nevzat Çelik, Ülkü Tamer, Nazım Hikmet, Ahmed Arif, Enver Gökçe, Sabahattin Ali'dir.
Bugün Türkiye'de ÅŸiir ülkenin yüzde 0,1'lik diliminde okunuyor belki ama Ahmet Kaya, edebiyatımızın büyük ÅŸairlerinden yararlanarak hem üst düzey müzik üretti hem de büyük halk yığınlarını ÅŸiire yaklaÅŸtırdı. Tabii bu ÅŸiirler de sesi ve müziÄŸi ile birlikte onu yüceltti.
OlaÄŸanüstü sesi ve yorumunu böyle yüce kaynaklarla birleÅŸtirebildiÄŸi için milyonlara hitap edebildi ve türk müziÄŸinin doruk noktalarından biri oldu.
Vaziyet iÅŸte bu yüzden kötü ve insan bu yüzden karamsarlığa kapılmaktan kendisini alıkoyamıyor. AnlaÅŸmazlık hiyerarÅŸisi konusunda bir ÅŸeyler yazılmış ama bir de anlaÅŸmazlık etiÄŸi denen bir ÅŸey var ve pek kimsenin umurunda deÄŸil. Üstelik bu topraklara ait bir kavram bu.Farklı görüÅŸler birbirini besler, öyle olması beklenir.
Bu kadar çabuk unutulan bir kavram olmasaydı zaten, tıpkı selda baÄŸcan gibi dünyanın en deÄŸerli seslerinden birisi olan bu adama,hemÅŸehrimize de hak ettiÄŸi deÄŸer verilirdi. Asık suratlı gayri ciddi insanlar ülkesinde güler yüzlü ciddi bir adam.
Cinayeti kör bir kayıkçı gördü, biz gördük, kulaklarımız gördü. sen de, biz de uyurken hala korkunç ÅŸeyler oluyor.
Senfonik melodilerin hep içimizde ama.