ÖNE ÇIKAN HABERLER |
Siz yoksunuz ya şimdi;
Geceleri gözlerim açık, sabahlarım körlükte
Zaman durdu mu, yürüyor mu, döndü mü belirsiz
Yelkovansız saatler ritimsiz, çarkında şaşkın
Güneş ışıksız, ay dolunaysız, ben sizsiz…
Sessiz bağırtılarım içime gömülüyor
Yorgun bacaklarım dermansız, yol bulamıyor
Hasret acı, gurbet uzaklara bakan gözlerde
Yaşam; ne denizde yakamoz, ne dolunayda şiir
Anılara dönüşlerde kaybolmuşum ben
Sizinle giden hayatımı arıyorum…
Şimdilerde, siz yoksunuz ya;
Zamanın sorgusunda suçluyken, kendime yargıcım ben
Ne gündüzüm gün, ne gecem, ışıksız sabahlarda
Ay kıvrılmış, güneş yanmış, gölgeler söğütte küsmüş
İki serçe var sadece, manzaramdaki ağaçta
Bir tual, kara boya, bir kırık fırça
Soyut bir resmin, anlaşılmaz anlamsızlığında
Biraz hüzün, biraz sitem, biraz küskünlük
Hayallerimde unuttuğum kendimi arıyorum…
Yalnızlığım bir kelepçe, özgürlüğüm nafile
Anılar yaşanan mı? Gerçek mi? Benim mi? Bilinmez
Umutlar hayal mi? Hayaller mi umut sorgularımda
Karmaşık duygularımın paradoksunda
Nedenlerini arıyorum, nedensiz yalnızlığımın
Beklemek için zamana ihtiyacım yok artık
Ama ben yine de zamanı arıyorum…
Özlüyorum sizi, sabahımda; ışığımda güneşim
Gecelerin sessizliğinde, uyuyan hayallerim
Rodrigo çalıyor kulağımda ve sesinde sesiniz
Rüzgârın uğultusunda siz, güftesinde ağıtlar
Mutluluk; tarifinde tek hece, kalbimde siz
Hayallerim zamana küskün
Ben anılarımı arıyorum…
Siz yoksunuz ya şimdi;
Yalnızlığımın hikâyesini yazıyorum artık
Cümlelerim virgülsüz, gerçeğim sizde gizli
Romanımın ismi yok, sonu da olmayacak
Yazarımın cismi yok, imzası solmayacak
Zamanın ötesinde zamanlar varsa eğer
Varsa bir kaleminiz, bir de beyaz bir defter
Bir anne yazın bir hikâyede, öyküsü bana benzer
Mürekkepsiz vedalarıma aldırmayın sakın
Ben hala sizleri arıyorum…