ÖNE ÇIKAN HABERLER |
Ben en çok köyümde elimi uzatıp tutacak kadar yakın duran yıldızları izlemeyi severdim,
O sabah ezan-ı sesinde..
Tanıdığım o dağlar arasındaki gökyüzüydü sadece,
sanırdım ki sadece orası masmavi.
Yüksek dağların içinden tahta pekada oturup penceren seyrettiğim tanıdığım en saf gökyüzü.
Sevdiğim en güzel oyundu bez parçasından Türk bayrağı yapar dikerdim kendimce yaptığım tepeye..
Tandır ekmeği kokusuydu en güzeli memleketimin..
Sonra bi baktım gökyüzü her yerde aynı gökyüzü, aynı sonsuzluk, aynı mavi..
Şükürler olsun büyüdük,
Sizin gökyüzünüz kirlendi mi hiç?
Hapsedildi mi en saf en temiz duygular içinizde?
Herşeye rağmen tebessümleriniz oldu mu hiç?
Mesela elinizden en saf hayatınız alındı mı?
En güzel duanızı kirletenler oldu mu?
Ayağınız yerden nem aldı mı?
Şükürler olsun ki büyüdük..
O sabah ezan-ı şerif hatrına Yaradan bir yol daha gösterdi.
"Bu hayat koca bir boşluktan ibaret" sözünü her daim hissettirdi..
Şimdi mutluluğun resmini ne olarak çizerdin deseler;
Gözler hep aynı kalır derim,
önce gözlerimdeki ışıkla mutlu bir yanlızlık çizerim.
Başımı göğe kaldırdığımda duyduğum her ezan sesini çizerim..
Derin bir nefesle içime sonsuz şükürler çektiğim anı çizerim..
Kışın ayrı, baharda ayrı yüreğimi titreten güneşi çizerim..
Ben bende emanetken, toza çamura mutluluk çizerim…
Yüreğimde sonsuz şükrünü her an hissettiğim bağışladığın cân-ı çizerim.
Çizerim ki gökyüzüne;
Bu dünyada iyilik öyküsü bir varmış hep var olacak diye devam etsin,
ne olursak olalım,
ne yaşarsak yaşayalım,
Gökyüzüne bir şükür çizmeyi unutmayalım.
Beklerdim..
Gündüzü başka gecesi başka olan bir gökyüzü…???