Çınar ağacını bilir misin?

Ya ceviz ağacının kokusunu?

Kimse bilmese de ikisinin ne demek olduğunu,

sen anlarsın ki

senin bendeki yerin başka bir sevdayla kıyaslanamaz.

Rabbimden yüreğime gelen sözlerle,

böyle bir sevda var mıdır, 

diye soranlara cevabım,

Allah’a dualarımdaki yakınlığımla

yüreğime bıraktığına şükrederek diyorum ki var. 

Benim sevdamın adı bir Berat Gecesi kabul olmuş duamda saklı.

Çınar ağacını bilir misin?

Çınar, toprağa salınmış kökleriyle en kuvvetli ve uzun ömürlüdür,

uzun ömürlü yüreklerde taşınır.

Gölgesinde dinlenebileceğin, bakınca heybetli, yaslanınca en görkemli ağaçtır.

Ululuğu mu, tabii ki dillere destan.

Osmanlı’da sonsuzluk simgesi olmuş da birçok yere kök saldıkça salmış.

Yaslanınca verdiği güvenle altında yazılanlar dillere destan.

Bizim de onu ulu yapan, yürekte taşınan çınar ağacının bir farkı olmalıydı başka sevdalardan.

Yaraları da çabuk iyileştirir.

Yaşlandıklarında bile 

zamanla içleri çürüse de yaşamlarını her ne olursa olsun sürdürebilme özelliğine sahiptirler, kuvvetli köklerinden.

Yaşlandıklarında bile aynı sadıklıkta kaldıkları buradan belli.

Eskiden her caminin bahçesine dikilmesindeki sır,

büyüdüklerinde minarelerden daha uzun olmaları sebebi ile 

canları pahasına yıldırımları üzerlerine çekerek minareleri kurtarmaktır.

Koruyup kollayan,

hiç bırakmayacağına inandığım bir çınarım var benim de.

Ben de bir çınar ağacı yaptım başucumda, 

gölgesinde dinlenmek için, bazen de dolu dolu ağlamak için.

Bir başkasının omzuna güvenemezdim.

Gölgesinin bile yettiği çınar, 

boynumda taşıdığım o çınar yaprağı da sendin.

Taşırım seni de, çınar yaprağını da hiç sıkılmadan bir ömür boynumda.

Yüreğimdeki koca çınar, 

huzur, çınarın diğer adı. 

Bir nefes hayatımın çınarı oldu bende.

Peki ya ceviz? 

Meyve veren en büyük ve en uzun ömürlü ağaçlardandır.

Değeridir cevizi ceviz yapan cevizin kalbe iyi gelmesi.

Allah’ın işine sır erdirilir mi?

Sır, Rabbimin verdiği hayatta gizli.

Ceviz de böyleymiş.

Hayatın her daim fotoğrafını çekermiş ömrünün her anında.

Hangi yönden çeker, neyi çeker?

Kimi, nasıl ve ne şekilde çektiğini kimse çıkaramazmış, bilinmezmiş cevizin sırrı.

Bilinmeyen birçok şeyde saklı hayatımızın sırrı.

Hiç kimse de göremezmiş, 

işte böyle sır doluymuş kokusunu sevdiğim ceviz.

Gölgesinde oturulmaz denilir ama aslında kokusu sersemlettiği için söylenirmiş.

Şifaların en iyisiyle doludur ceviz. 

Kalbe iyi gelen kokusu senin kokun gibi şifadır bende.

Küçükken, köyde toplarken babam kokardı.

Şimdi sen kokuyorsun sadece.

İki ağacın sırrıyla bir sevda böyle devam etmiş duasıyla tanıştıktan sonra. 

Bir duadan vazgeçilir mi?

Bin ömrüm olsa ben yine bin Berat Gecesi duama senin için âmin derim.

Herkesten, her şeyden uzaklaştım, zamanla vazgeçtim senin için.

Yalnız kalmayı seçtim.

Benim yalnızlığımı dolduran,

gölgesinde dinlendiğim çınarım ve kalbime iyi gelen cevizim sendin.

Ben böyle bir çınar ağacı diktim hayatıma can veren.

Yapraklarına Rabbimle aramda taşıdığım dualarımı yazdım.

Yazdıkça dualarıma dua ekledim.

Ve uzağındayken başka türlü derman arayan olmadım. 

Dermanı sen diye yaptığım çınar ağacının yapraklarına yazdığım dualarımda aradım.

Yolumu doğru yürümekten hiç şaşmadan,

“Bismillahirrahmanirrahim” diyerek her yaprağa seni yazmaya devam dua ederek.

Yağmur olduğun, aktığın gözyaşlarımla büyüdük beraberce.

Senin yüreğin kadar olamasak da,

senin gibi koca bir çınar olmaya çalıştık.

Bir ceviz kokusu eksiğimiz var. 

Biliyorum olsaydın eğer onu da sen tamamlardın.

Her başımı kaldırıp nefes aldığımda,

Rabbimin sırrı ile senin kokunu çektim içime.

Ben senin gibi ne bir çınar, ne de cevizim.

Herkesten uzak Rabbimle aramda sakladığım dualarımın sırrındayım.

Bu yüzden ne bir hikâye, ne de bir masal yazamazdım.

Ne bir hikâye, ne de bir masal yazdım,

sen gerçeği vardı ömrümde. 

Bir dua gerçeğim vardı, adı Berat Gecesi olan. 

Yüreğimi dualarımla çınar gibi bir yüreğe helal bildim sadece.

Alnımın yazısının en güzel sırrıydın bende bir Berat Gecesinde. 

Elhamdülillah, rahatlığını yaşattın bir nefeslik şu yalan dünyada kalbime.

Kokusu bir ceviz gibi, 

gölgesi bir çınar gibi, iyi ki geldin ömrüme.

Diyorlar ki, herkes birini bulur yaşamında.

Kimse bilmiyor ki benim bu hayatta bulduğum değil, 

bir Berat kandilinde kabul olmuş duamın adısın.

Diyorlar ki, 

nesini sevdin?

Nasıl güvendin?

Gelmeyecek birini, 

olmayacak bir nedeni bekliyormuşum!

Tamah ederek Rabbimin huzurunda,

dualarımın zenginliğine boğularak, 

tüm dünyaya tertemiz bir yürekle tek bir cevabım var.

O bana Allah’tan geldi…

Ben onun bana güven veren ve beni Allah’a daha çok yakın eden,

kimsenin göremediği iyi yüreğini sevdim.

Bir ömrüm daha olsa

yine bir Berat Gecesi edeceğim duam sen olurdun.

Yüreğimdeki koca çınar,

mis kokulu ceviz

huzurdur bana, bir nefeslik de olsa varlığın.