RÖPORTAJLAR |
Sessiz sinemanın eÅŸsiz örneklerini sinemaseverlerle buluÅŸturan Uluslararası Ä°stanbul Sessiz Sinema Günleri’nin dördüncüsü, 14-17 Aralık 2017 tarihleri arasında Akbank Sanat, Fransız Kültür, Soho House Ä°stanbul ve bomontiada alt mekanlarında seyirciyle buluÅŸuyor.
Kino Ä°stanbul tarafından organize edilen, Ä°talya’nın ünlü sinemateÄŸi Cineteca di Bologna ve Hollanda'nın saygın sinema müzesi EYE Filmmuseum'un kurumsal ortağı olduÄŸu festival, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel MüdürlüÄŸü’nın desteÄŸi, Akbank Sanat, Fransız Kültür Merkezi, Soho House Ä°stanbul ve bomontiada ALT mekanlarının ev sahipliÄŸinde gerçekleÅŸiyor. Festival aynı zamanda Goethe Institut Ä°stanbul, Polonya BaÅŸkonsolosluÄŸu, Ä°talyan Kültür Merkezi, Ä°sviçre BaÅŸkonsolosluÄŸu, Cinémathèque Française ve Filmoteka Narodowa’nın desteÄŸiyle hayat buluyor. Sinemanın öncü örneklerini canlı müzik eÅŸliÄŸinde bir araya getiren festivalde yerli ve yabancı akademisyenler, araÅŸtırmacılar, küratörler tarafından her filme özel birer sunum yapılıyor.
Festival bu yıl, belki insanlık tarihi kadar eski bir ifade biçiminin, dışavurumsal bir sanat dalı olan dansın, sinemanın erken dönemindeki izlerini sürüyor.
NELER VAR?
Sinemanın doÄŸuÅŸuna ilham olan dansçı Loie Fuller’e afiÅŸiyle saygı duruÅŸunda bulunan festivalde birçok farklı ülkeden ve arÅŸivden dans filmleri ve görüntüleri yer alıyor. YaÅŸadığı aÅŸklar ve özel hayatıyla bir dönemin adından çok söz ettiren Polonya asıllı Hollywood yıldızı Pola Negri, dansıyla beyaz perdeyi kaplıyor. Polonya BaÅŸkonsolosluÄŸu’nun desteÄŸiyle gerçekleÅŸen gösterimlerde Negri’nin iki önemli filmi seyirciyle buluÅŸuyor: Bestia: Polonyalı Dansçı (Bestia: Polish Dancer, 1917) ve Mania (Mania, 1918). Büyüleyici yıldız Pola Negri’nin bilinen en eski filmi olan Bestia, fakir bir köylü kızı olan Pola’nın öyküsüne odaklanıyor. Bestia, 2017 yılında Filmoteka Narodowa tarafından 4K kalitesiyle restore edildi.
Yine büyüleyici yıldız Negri’nin hayat verdiÄŸi Mania, genç ve güzel bir tütün fabrikası iÅŸçisinin besteci Hans’a olan aÅŸkını anlatıyor. Uzun yıllar kayıp olduÄŸu düÅŸünülen ve 2006 yılında bulunan film restore edilerek dünyanın birçok ÅŸehrinde gösterildi. Çarpıcı mor ve sarı tonlardaki orijinal renkleri korunarak gerçekleÅŸtirilen restorasyon, alanındaki en baÅŸarılı uygulamalardan biri olarak görülüyor.
Bu seneki festivalin divası Pola Negri’yi aynı zamanda Hollywood’da çektiÄŸi Ä°spanyol Dansçı (Spanish Dancer, 1923) filminde de seyredeceÄŸiz. 17. yüzyılda Ä°spanya’da geçen Ä°spanyol Dansçı, tutkulu bir aÅŸk hikayesi. 2012’de Hollanda EYE Film Müzesi tarafından yapılan restorasyonda, uzun yıllar filmin yarısına yakın kısmının eksik olduÄŸu ortaya çıkarıldı. Farklı formatlardaki çeÅŸitli kaynaklardan derlenerek orijinal senaryosuna uygun olarak restore edilen film, Ä°stanbul’da ilk kez seyirciyle buluÅŸacak.
Dünyanın birçok farklı ülkesinde sahne performansları sergilemiÅŸ ünlü Rus balerin Anna Pavlova’yı ise kadın yönetmen Lois Weber’in kamerasından seyrediyoruz. Porticili Dilsiz Kız (The Dumb Girl of Portici, 1916) 17. yüzyıl ortasında Ä°spanya iÅŸgali altındaki Napoli’de yaÅŸayan balıkçı kız Fenella’nın öyküsüne odaklanıyor. Dönemin en büyük bütçeli yapımlarından biri olan ve Pavlova’nin çektiÄŸi tek konulu film olma özelliÄŸi taşıyan bu film 2015’te iki farklı kopyadan derlenerek Library of Congress tarafından orijinal senaryosuna olabildiÄŸince yakın halde restore edildi. GeçtiÄŸimiz yıl Ayakkabılar adlı filmini gösterdiÄŸimiz, yönetmen Lois Weber’e duyulan ilginin de artmasına yol açtı.
Tropiklerin Deniz Perisi (La Sirène des Tropiques, 1927), Folies-Bergère’deki danslarıyla Paris’te muazzam bir ün kazanan ve 1950’lerde Ä°stanbul’da da sahne almış Amerikalı dansçı Joséphine Baker’in ilk uzun metraj filmi. Seyahat yazıları ve macera öyküleriyle tanınan ünlü romancı Maurice Dakobra’nın kaleme aldığı, Monte Pueblo adlı kurmaca bir sömürgede geçen hikâyede Baker, sevdiÄŸi adamın peÅŸinden Paris’e giderek sahne kariyerine adım atan egzotik güzel Papitou’yu canlandırıyor. Paris’te sergilediÄŸi sahne gösterileriyle örtüÅŸen rolünde parlayan Baker, dönemin eleÅŸtirmenlerine göre güzelliÄŸi ve performansıyla olay örgüsünü gölgede bırakıyor, filmin önüne geçiyordu. Filmin sömürge topraklarının ve sömürge altındaki halkların temsili bugün hala tartışmalı. Lobster Films tarafından restore edilen bu film, konumuz dans olunca olmazsa olmaz filmlerden biri.